Düşündürüldüğümüz Özgürlük

Özgür bir iradeye sahip olduğumuzu düşünmüyorum sadece özgür bir iradeye sahip olduğumuzu “düşündürüldüğümüz” bir sistemin içinde yaşıyoruz. Evet, “Düşündürüldüğümüz” dedim. Özgür olduğumuzu “düşündürüldüğümüz” bir sistemin hatta çok güzel kurgulanmış bir illüzyonun içindeyiz. İçinde yaşadığımız bu sistemin yaratıcıları bizim özgür olduğumuzu düşünmemizi istiyor. Bilincimizi, düşünce yapımızı, hayat tarzımızı hatta hissettiğimiz duyguları bile kendi özgür irademizle seçtiğimizi … More Düşündürüldüğümüz Özgürlük

Öznenin Anlam Arayışı

Doğduğumuz günden beri, sonlu olduğunu bildiğimiz ama o sona ne zaman ulaşacağımızı bilemediğimiz bir hayat yaşıyoruz. Bu varoluşumuzu ise yaşadığımız tek mekan olan ve adına “Dünya” dediğimiz yerde gerçekleştiriyoruz. Martin Heidegger bu yere “içine fırlatıldığımız” yer diyordu. Jean-Paul Sartre ise onu, kendi tercihimizle gelmediğimiz ama içindeyken “özgürlüğe mahkum” olduğumuz yer olarak tanımlıyordu. Albert Camus’nün dünya … More Öznenin Anlam Arayışı

Hayatın Saçmalığı Üzerine Düşünmek

İnsanlar felsefeyle ilgilenmekten çoğu zaman korkarlar çünkü felsefe varsayımları yıkarak kendini inşa eden bir eylemdir. Bunun nedeni de çok açıktır; varsayımları ortadan kaldırmadan gerçeğe ulaşamazsınız. Ve gün gelir bir avuç gerçeği bir kamyon dolusu olasılığa tercih ettiğiniz gün felsefe yapmaya başlarsınız. Bu yolculuk genellikle bir şeyleri merak ettiğinizde başlar, ki felsefe yapmak bir şeyleri merak … More Hayatın Saçmalığı Üzerine Düşünmek

Schopenhauer’ın Sarkacı

Bazı bilgileri öğrendikten sonra hayat eskisi gibi olmaz derler ya, işte Schopenhauer’ın “Sarkaç Metaforu” tam da böyle bir etki bırakır insanda. Onu öğrendiğinizde, hayatta her şeyin aslında iki uç arasında gidip geldiğini fark edersiniz: Acı ve sıkıntı, eksiklik ve doyum, arzu ve tatminsizlik… Hayatta bir şeyleri elde etmek için mi koşuyoruz, yoksa sadece koştuğumuz için … More Schopenhauer’ın Sarkacı