ZAZA

Elisabeth Lacoin, 25 Mayıs 1907 yılında Fransa’da varlıklı, muhafazakâr katolik bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 1929 yılında henüz daha 21 yaşındayken menenjit hastalığından yüksek ateş nedeniyle hayatını kaybetti. Takma adı “Zaza” idi; yakın çevresi onu bu takma ismiyle tanıdı. En çok, ünlü Fransız filozof, yazar Simone de Beauvoir ile olan yakın ve çok derin … More ZAZA

François Marie Charles Fourier: Falanster

“Suç, toplumsal düzenin bozukluklarına karşı bir protestodur. Toplumdaki her aksaklık, çevrenin bozukluğundan kaynaklanıyor. Yani eğer toplumsal düzen yoluna konulacak olursa, bir anda bütün suçlar yok oluverecek; çünkü ortada protesto edecek bir şey kalmayacak. Ve herkes bir anda dürüst olacak… “Suç ve Ceza – Dostoyevski Birkaç gündür Dostoyevski’nin ünlü eseri “Suç ve Ceza” romanını yeniden okuyorum. … More François Marie Charles Fourier: Falanster

Herkes Kendi Doğrusunu Yaratır

İnsanoğlu beşer, şaşar. Her zaman doğruyu yapamayız. Bazen yaşadığımız toplumun değer yargılarına ya da yetiştirilme tarzımıza uygun davranmayız. Böyle anlarda kendimizi rahatlatmak adına hatalarımızı aklımızın perdeleriyle örter, bizi haklı çıkaracak bahaneler üretiriz. Çünkü herkes kendi doğrusunu yaratır. Ancak bazen bu doğrular, sadece kendi yanlışlarımızın üzerini örtmekten ibaret olabilir. İnsan, yaptığı yanlış seçimlerin sonuçlarıyla yüzleşmek yerine, … More Herkes Kendi Doğrusunu Yaratır

“De Te Fabula Narratur”: Anlatılan Senin Hikâyendir

Kabul edelim veya etmeyelim, beğenelim ya da beğenmeyelim maalesef artık herkesin kendi çıkarını düşünerek bencilce yol aldığı bir toplumda yaşıyoruz. Öyle bir toplum olduk ki bu yapı içinde iş ilişkilerimiz, arkadaşlıklarımız, dostluklarımız hatta duygusal ilişkilerimiz bile maalesef bu düstur üzere ilerliyor. Dostluklar samimiyetten uzak, aşklar gelip geçici, güven ise bir pazarlık unsuru haline gelmiş durumda. … More “De Te Fabula Narratur”: Anlatılan Senin Hikâyendir

Özgürlük

“Özgürlük gerçekten var olan bir şey mi yoksa sadece bir yanılsama mı?” Bu yazımızda bu soru etrafında dolaşarak çeşitli felsefi doktrinlerin görüşlerine değinmek istiyorum. Aziz Augustinus’tan Aziz Thomas’a, Descartes’tan Leibniz, Spinoza’dan Schopenhauer’a ve tabi ki Marx’dan Jean-Paul Sartre ve Albert Camus’e kadar çok sayıda filozof ve düşünür asırlardır süregelen bu kadim sorunun cevabını aramışlardır. Ama … More Özgürlük

“JOUİSSANCE”

Alman aktivist filozof Albert Schweitzer, 1952 yılında Nobel Barış Ödülünü Oslo’da alırken tüm insanlığa şöyle sesleniyordu: “Olayları oldukları gibi görmeye cesaret edelim. İnsan, insanüstüne yükselmiştir. Ama insanüstü güce erişmemize rağmen maalesef insanüstü bir akılcılık gösteremiyoruz. Artık şu gerçeği itiraf etmenin zamanı gelmiştir: Üstün insan, gücünün artmasıyla birlikte, gerçekte zavallı ve acınacak bir insan haline gelmiştir. … More “JOUİSSANCE”

Vedalaşmak 

Kolay değildir vedalaşmak. Bir dostla, bir sevgiliyle, bellekte kök salmış bir anıyla, bir alışkanlıkla vedalaşmak kolay değildir. İnsanın sevdiği bir şeyle vedalaşması hiç kolay değildir.  Çünkü her veda mutlaka bizden bir parçayı da alıp götürür ve çoğu zaman geride kalan çok büyük boşluklardır sadece.  Ve bu boşluklar bazen o kadar büyüktür ki, yeri dolmayacak, başka … More Vedalaşmak 

Beklemek

Farkında mısınız “Beklemek” kavramını hissettirmeden, yavaş yavaş hayatımızdan çıkarttılar; yeni favori kelimemiz ise “Şimdi” oldu. Artık yaşadığımız yüz yılda beklemek gibi bir sabrımızın kalmadığını düşünüyorum. Hatta giderek hayatımızdaki herhangi bir şey için bekleme zorunluluğu olabileceğinin düşüncesini bile yitirdik. Belki de sırf bu yüzden artık bir tabak yemeğimizi ocağın üstünde ısıtmak için bile on dakikamızı ayırmak … More Beklemek

Eros, Philia, Agape, Storge

Sevgi, insan ruhunun en derinlerinde yatan belki de hayatımızın özünü şekillendiren en güçlü duygularımızdan birisidir. Fakat bu duygumuzun diğer duygularımıza nazaran karmaşık ve çok katmanlı yapısı, yalnızca bireyler arasındaki ilişkilerde değil, tüm yaşam içinde rol oynamasını sağlıyor. Antik Yunan metinlerine bakarsanız, sevgiyi tarif etmenin günümüzde kullandığımız gibi tek bir yolu olmadığını görürüsünüz. Günümüzden 2500 yıl … More Eros, Philia, Agape, Storge

Meta Fetişizmi

Meta fetişizmi hayatımıza girdiğinden beri artık hayatımızdaki nesnelerin özneleştiği, öznelerin ise nesneleştiği bir dünyada yaşıyoruz. “Emek-Değer Teorileri” adlı bir önceki yazımızda ve daha önce yazdığım “Meta Nedir?” adlı yazımızda “Meta” kavramını şöyle tanımlamıştık; “Meta her şeyden önce, bizim dışımızda bir nesnedir. Üretilen ve üretilirken emek harcanılan ve belki de en önemlisi sahip olduğu özellikleriyle bizim … More Meta Fetişizmi

Emek-Değer Teorileri

Önce “Emek” kavramın kelime anlamının ne olduğuna bakalım. İktisat kitapları bu kavramı şöyle tanımlıyor; “Mal veya hizmet üretimi sırasında ortaya konan insan kaynağıdır. Üretimi gerçekleştirenlerin fiziksel ve düşünsel katkılarının tamamıdır.” Mal ise yani Marx’ın deyişiyle “Meta” ise “yaşam için gerekli, yararlı ya da hoş herhangi bir şeydir”, insan gereksinmelerinin konusu, sözcüğün en geniş anlamıyla, bir … More Emek-Değer Teorileri

Dunning – Kruger Etkisi; Cahil Cesareti

1999 yılında iki Amerikalı psikolog David Dunning ve Justin Kruger, “Unskilled and Unaware of It: How Difficulties in Recognizing One’s Own Incompetence Lead to Inflated Self-Assessments” adlı bir makale yayımladılar. Psikoloji dünyasının bir anda gündemine düşen makaleleri yayımlandığında henüz makalelerinde açıklamaya çalıştıkları teorilerinin psikoloji dünyasını bu kadar etkileyeceğini hatta bu teorileriyle tarihe geçeceklerini bilmiyorlardı. İlerleyen … More Dunning – Kruger Etkisi; Cahil Cesareti

Henry David Thoreau: “Walden”

Modern yaşamın karmaşası içinde, bireyler giderek kendilerine yabancılaşma duygusuyla yüzleşiyor. Kapitalist sistem, insanları yalnızca ekonomik varlıklar olarak görerek, insan ilişkilerini ve duygusal bağları yüzeyselleştiriyor. Şehirlerin gri beton yapıları arasında kaybolan insanlar, her sabah işe gitmek için evlerinden çıktıklarında, kendi içsel dünyalarından uzaklaştıklarını hissediyorlar. Şehir yaşamı, bir yandan birey için birçok fırsat sunsa da diğer yandan … More Henry David Thoreau: “Walden”

Aşkı Anlamak İçin: “Anna Karenina”

Eğer Tolstoy’dan söz ediyorsak yazdığı bütün eserleri bir yana bırakıp iki eserinden bahsetmemiz gerekir diye düşünüyorum. Biri “Savaş ve Barış” ki henüz okumadım diğeri ise bir kez okuyup etkisinde fazlasıyla kaldığım “Anna Karenina”. Bu yazıda sizlere yayınlandığı 1877 yılından beri tüm zamanların en çok okunan klasiklerinden “Anna Karenina”’dan bahsetmek istiyorum yani büyük bir aşktan… Bence … More Aşkı Anlamak İçin: “Anna Karenina”

BİR GİDİŞİN ANATOMİSİ

Fransız filozof ve matematikçi Blaise Pascal “İnsanın mutsuzluğunun tek nedeni, odasında sessizce ve huzur içinde oturmasını bilmemesidir” demiş. Pascal’ın bu tavsiyesini uymak maalesef yoğun tempolu şehir hayatını yaşarken çok kolay olmuyor çünkü bizler modern hayatın kaosu içerisinde genellikle dış dünyaya odaklanıyor ve kendimizi doğru ya da yanlış çevremize göre şekillendiriyoruz. Oysaki bütün geçmiş öğretiler Pascal … More BİR GİDİŞİN ANATOMİSİ